- Posted on
- 0 yorum
Veri uzmanı olmak, verilerle hikaye anlatımı için bir gereklilik değildir, ancak kesinlikle yardımcı olabilir. Üzerinde çalıştığınız verileri derinlemesine anlayarak, hikayenizle en alakalı ve anlamlı olan veri noktalarını daha iyi seçebilir ve anlayışlı sonuçlar çıkarmak için verileri yorumlama ve analiz etme konusunda daha donanımlı olursunuz.
Verilere ilişkin güçlü bir anlayışa sahip olmak, verilerdeki hemen fark edilmeyebilecek kalıpları ve eğilimleri belirlemenize de yardımcı olabilir, bu da daha çekici ve bilgilendirici bir hikaye oluşturmanıza yardımcı olabilir. Ek olarak, bir veri uzmanı olmak, izleyicilerinizin verilerle ilgili olabilecek sorularını ve endişelerini tahmin etmenize ve anlattığınız hikayeyi daha iyi anlamalarına yardımcı olacak ilgili bağlam ve açıklamalar sağlamanıza yardımcı olabilir.
Kısacası, bir veri uzmanı olmak, hedef kitlenizi daha iyi bilgilendirip ikna edebilen daha etkili ve doğru veri öyküleri oluşturmanıza yardımcı olabilir. Ancak, bir hikayeyi verilerle etkili bir şekilde anlatabilmek için bir veri uzmanı olmanıza gerek olmadığını unutmamak önemlidir. Veri görselleştirme ilkelerini ve tekniklerini öğrenerek ve hedefinizi ve hedef kitlenizi net bir şekilde anlayarak, veri uzmanı olmasanız bile güçlü ve ilgi çekici hikayeler anlatmak için verileri kullanabilirsiniz.
Bu gibi durumlarla karşılaşmamak için önce farkında olmamız gereken şey, potansiyel sorunların neler olabileceğidir. Bu yazımızda gelin bunları değerlendirelim:
Veri ile hikaye anlatıcılığında hedeflerimizi gerçekleştiremiyorsak, sebep şunlardan bir veya birkaçı olabilir:
👉 Veri hikayeleriniz içgörüden yoksundur veya hedef kitlenizle alakalı değildir
👉 Görüşleriniz, anlaşılmak ve takdir edilmek için yeterli bağlamdan yoksundur
👉 Analizleriniz olması gerektiği kadar güçlü veya kapsamlı değildir
👉Alan uzmanlığına veya iş okuryazarlığı becerilerine sahip değilsiniz
👉 Hedef kitlenin ihtiyaçlarını, ilgi alanlarını veya önemli sorularını bilmiyorsunuz
👉 Hedef kitlenizin veri kalitesiyle ilgili ciddi endişeleri var
👉 Hedef kitleniz sandığınız kadar veri okuryazarı değil
👉 Çok fazla ayrıntı veya gereksiz bilgi ekliyorsunuz
👉 Veri hikayeleriniz, takip etmesi kolay ve net bir anlatı yapısından yoksun
👉 Veri hikayeleriniz net çıkarımlar sağlamıyor
👉 Veri hikayelerinizde net aksiyon planı veya sonraki adımlar eksik
👉 Veri tablolarınız çok karmaşık veya yoğun
👉Veri tablolarınız açıklayıcı olacak şekilde tasarlanmamış
Bu konuda iyi bir haberimiz var; yeterli bir farkındalık ile tüm bu sorunların çözümü mümkün.
“Verileri Konuşturma Sanatı” eğitimimiz, bu sorunların çözümü konusunda gerekli farkındalığı sağlamayı hedefliyor. Eğer bu alanda kendinizi geliştirmek ve özellikle üst yönetime etkili mesajlar içeren sunumlar yapmak istiyorsanız, bizimle iletişime geçebilirsiniz.